Bu sabah bir baktım ki sevgili blogdaşım TuTsİ beni mimlemiş, yani "elim sende" diyor. İstiyor ki, herkes birbirine elini uzatsın. İlk mimlendiğimde, heyecanlanmıştım hatta biraz da korkmuştum galiba. Şimdi ise hoşuma gitmeye başladı. Benim mimleyeceğim kişilerin, hoşuna gitmeyebilir tabii ki bu durum. Ben elimden geldiğince elimi uzatıyorum, sonrası size kalmış...
Bir gün içinde sevdikleriniz için neler yaptınız?
Bir gün içinde sevdikleriniz için neler yaptınız?
Soru bu mu? Ya da soru mu bu? Hatta ne biçim soru bu? Daha da uzatır soru'n çıkarırım...
Elbette ki şaka yapıyorum. Şimdi, yapılması zorunlu olan şeyleri muaf tutuyorum bu sorudan. Çünkü sorumluluk gerektiren işler, sevseniz de sevmeseniz de yapılması gerekenlerdir. Ben, sadece severek neler yapıyorum ona bakalım... Böyle sorularla karşılaştığımda, aklıma hep Atatürk'le ilgili bir kompozisyon ödevi gelir. Burada da değinmem gerektiğini hissettim.
Kısaca şöyle; öğretmen konu başlığı "Atatürk neler yapmıştır?" olan bir kompozisyon ödevi verir. Bu ödev ders sonunda teslim edilecektir. Bütün öğrenciler harıl harıl kitapları karıştırırken, bir öğrenci hemen kalkar ve kağıdı "ne çabuk bitirdin?" ifadesiyle bakan öğretmene uzatır. En yüksek notu, bu öğrenci alır. Kağıdında sadece, "Atatürk neler yapmamıştır ki" yazıyordur...
"Konunun bunla ne alakası var?" diye soranlarınız olacak. Sevdiklerim için ne yaptığımın farkında değilim. Çünkü güdüsel davranıyorum. Benden bir şey istediklerine şahit olmadım şimdiye kadar. Bunun anlamı; istemelerine gerek kalmıyor demek değil midir? Ha, işte konu başlığımıza burda bağlayabilirim meseleyi. "Neler yapmam ki!"
Gelelim mimleneceklere, en zor kısım burası işte. Sığdırabileceğim kadarını burda yayınlıyorum ama listemde kim varsa mimledim haberiniz olsun...
Dedim ya, tüm listem mimlidir. Hadi bakalım kolay gelsin.
3 yorum:
Tam isabet desem yalan olmaz okurken şaştım.Mim konusu sebebi şurdan çıktı efenim anlatayım.
Birkaç gün önce 3 kafadar çay kahve içerken sohbet ettik bunlar aynı meslekten arkadaşlarım yaşıtlarım ve evli çocuk sahibi kişiler.
İkiside dertli neymiş mevzu,
'benim kıza öğretmen ders vermiş arkadaş cumartesim pazarım kalmadı dersi kızmı benmi yaptım sormayın gün boyu uğraştım anca pazar gecesi bitirebildim anla sosyal ortamım yok yani '
Diğer arkadaş ise ikinci evladına yeni kavuştu eşi ders çalıştırıyor kendi bebeğe bakıyor arada paslaşıp yer değişiyorlar mış da karı koca bir pazar rahat edememişler de tabi serzenişte bulunsalarda bir süre sonra unutuyorlar o hallerini.
Onlara birkaç kelime söyledim bunu hep yapıyorum başkalarınada ama benim durumum bu ne yapayım.
Arkadaşlar 500 km lik mesafe olmasa ben kızıma her pazar gider ders çalıştırırdım, dedim de elbet ben bilirim sevdiğim için ne yaptığımı yapabileceğimi.
Olay bu Maksat mim olsun insanların neler yapamayacağını ortaya koymak olsun sen ilk yanıt veren oldun ve 12 den vurdun takdir ettim efendim :)
Ben ki, hayatı boyunca ıskalamış biri olarak 12 den vurdumsa ne mutlu bana. Demek ki, ata ata öğreniyorsun isabet ettirebilmeyi. Hep karavana olacak değil ya, değil mi efendim... :) Şaka bir yana zevkle yazdım bu yazıyı. Tarafın mimlenmek, ayrıca gurur verici arkadaşım eksik olma! Zilli kızını da öp... (Kızlar zilli olur) ,)
aşkolsun Zeyno!
bu adam öldü mü kaldı mı, uçuruma mı yuvarlandı, organ mafyası mı kaçırdı, tayyipin cemaat savcıları mı tutukladı...vs diye hiç arayıp sormuyorsun:)
Hadi leblebi beni sevmiyor, sen de mi sayın blog arkadaşım:)
Yorum Gönder